Gözler Ak Parti’nin seçim sonucu analizine çevrildi
Adalet ve Kalkınma Partisi, kuruluşundan bu yana en ağır seçim yenilgisini aldı. Hem belediye başkanlıkları, hem de belediye meclislerinde toplam alınan oylarda ikinci parti oldu. Önemli bazı büyük belediyelerde meclis çoğunluğunu iktidar bloğu elde etse de oy sayısı olarak geride kaldı. Seçim sonuçlarına yönelik iktidarın analizi bekleniyor. Önemli bir kesim enflasyon ve halkın fakirleştiği ekonomi programının sonuçlarda etkili olduğu yorumunu yapıyor. Milliyetçi Hareket Partisi tarafından desteklenen Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarının bu nedenle dezenflasyon programına yönelik nasıl bir tavır sergileyeceği, yeniden genişlemeci politikalara dönülüp dönülmeyeceği ve Mehmet Şimşek ekibine desteğin sürüp sürmediği izlenecek.
Ekonomim’den Mehmet Kaya’nın haberine göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan ilk mesajını seçim sonuçları büyük ölçüde belli olduktan sonra yaptığı konuşmada, desteğin süreceği yönünde sözlerle verdi ancak detay vermeden, kısa bir bölümde değindi. Erdoğan, “Ekonomide yol haritamız olan Orta Vadeli Program ve 12’nci Kalkınma Planımızı bugüne kadar kararlılıkla uyguladık. Ülkemize, milletimize ve gelecek nesillere bedel ödetecek popülist adımlardan uzak durduk. Enflasyon başta olmak üzere uyguladığımız ekonomi programımızın olumlu sonuçlarını, yılın ikinci yarısında görmeye başlayacağız. İş dünyamızdan bürokrasiye, esnafımızdan çiftçimize, tüccarımıza, işçimize, öğrencilerimize kadar herkes kendi asıl gündemine odaklanabilecekler” ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı’nın ilk tepkisinin ardından, uygulamaya yönelik süreç izlenecek. Seçimin ardından programa yönelik ikinci güvence mesajı Mehmet Şimşek tarafından sosyal medya hesabından verildi. Şimşek, mesajında “Eylül 2023’te açıkladığımız Orta Vadeli Programımızı (OVP) güçlendirerek kararlılıkla uygulamaya devam edeceğiz. Ana hedefimiz olan enflasyonu kalıcı olarak tek haneye düşürmek için sıkı para, seçici kredi ve gelirler politikasına ilaveten kamuda harcama kontrolü yaparak tasarrufu ön planda tutacağız.
OVP’de açıklanan takvime uygun olarak hayata geçireceğimiz yapısal reformlar ile ekonomide dönüşümü gerçekleştirerek verimlilik ve rekabet gücü artışı sağlayacağız. Böylece sürdürülebilir büyüme amacımıza ulaşarak sağlayacağımız kalıcı refah artışı toplumun tüm kesimlerince paylaşılacaktır. Başarıya giden yol azim, kararlılık ve sabır ister. Azimliyiz, kararlıyız, başaracağız” yazdı.
Şimşek’in mesajında programa yönelik temel vurguları tekrarlaması yanında, ücretlilerin fakirleşmesini andıracak şekilde gelir dağılımına da vurgu yapması dikkat çekti.
ZOR GÜNDEM
Buna karşılık, ekonomi yönetiminin her adımında gündeme gelecek geniş bir gündem yelpazesi bulunuyor. Bunların başında, seçimlerde de muhalefete oy vermiş emekliler ve ücretlilere yönelik olası iyileştirmeler bulunuyor. Seçim konuşmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan, Temmuz ayında emekliler için yeni bir ücret artışının işaretini verdi. Asgari ücrete de ara artış talebi masada duruyor. Bu yönde atılacak adımların ise emekliler yönünden bütçe, asgari ücret yönünden ise özel sektör maliyetleri açısından, her ikisinin de enflasyona etki ettiği öne sürülen talep yönlü baskı kanalından etkisi bulunuyor.
Kamu vergi gelirlerini artırmak, sistemi iyileştirmek için istisna ve muafiyetlerin kaldırılmasına yönelik bir niyet açıklamıştı. Bu konudaki teknik çalışma devam ediyor ancak sayıları 200’ü bulan istisna ve muafiyetlerden faydalanan sektörlerin baskısı devam ediyor.
ENFLASYON BEKLENTİLERİNDE BOZULMA SÜRÜYOR
Yılın ilk iki ayında enflasyonda beklentilerin üzerinde artış yaşandı. Merkez Bankası yeni bir faiz artışıyla karşılık verdi ancak yıl sonuna yönelik enflasyon beklentilerindeki bozulma sürüyor. Merkez Bankası’nın beklentileri etkileme gücü hala sınırlı görünüyor. Baz etkisi nedeniyle manşet enflasyondaki düşüş ise ilk kez Temmuz ayında açıklanacak verilerle görülecek. Beklentiler ve sosyal talepler temmuza kadar sürekli gündemde kalacak ve genel toplum kesimlerinin baskısı sürecek. Ekonomi yönetimi sadece beklentileri değil, bu baskıyı da yönetmek zorunda kalacak.
Ekonominin gündeminde ise, enflasyon kadar bütçe açıklarını yönetme, sanayi, hizmetler ve finansal sektörlerdeki baskılar da yerini koruyacak.
Yeni bir anayasa yapılması yönünde siyasi olarak zemin yoklayıcı açıklamalar yapılmıştı. Bütün bu gündemi altüst edecek etkiye sahip böyle bir siyasi hamle de hükümet tarafından net şekilde ortadan kaldırılmaması halinde de yönetilmesi gereken bir gündem oluşturacak.
EKONOMİ YÖNETİMİNİN EYLEMLERİ TAKVİMLENDİRİLDİ
Endüstriyel ilişkilere yönelik olarak, bir kanun taslağının Cumhurbaşkanlığı tarafından hazırlandığı duyurulmuştu. Her ne kadar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından bir hazırlık yapmadıkları söylense de Cumhurbaşkanlığı’ndan böyle bir hazırlığa dair mesajlar gelmeye devam ediyor. İçerik hazırlığında işçi ve işveren kesiminin herhangi bir etkisinin olmaması eleştiri konusu yapılıyor. Ekonomi yönetiminin bir dizi eylemi de takvimlenmişti.
Gelecek dönemde bunların hayata geçirilip geçirilemeyeceğine dair adımlar da gündemdeki yerini koruyacak. Bunlar arasında, iş dünyasını ilgilendiren yargısal süreçlerin hızlandırılması, devlet yardımları-teşviklerin basitleştirilmesi, yatırım finansmanının kolaylaştıılması, kritik sektörler için aktif işgücü programları açılması, enerji yatırımlarında izin-onay sürelerinin kısaltılması, yenilenebilir enerji yatırımları için bir kanuni düzenleme, madencilikte tek durak ofis oluşturulması, finansmanı kolaylaştırmak için bireysel emeklilik, fon yönetimleri, girişim sermayesi alanlarında düzenleme, yatırım kredilerine ilave kolaylık, yatırım yeri tahsisinde iyileştirme, yeşil ve sayısal dönüşüme ilave finansman, e-ticaret alanının regülasyonu bulunuyor.
patronlardunyasi.com